Hesabınızın bulunduğu bankanın ya da aracı kurumun internet/cep şubesinden İş Portföy fonlarını almak için;
Yukarıda paylaşılan adımlar genel bilgilendirme amaçlıdır. Kurum bazında farklılık gösterebilir, bankanızın/aracı kurumunuzun müşteri iletişim merkezinden ilgili kuruma ait fon alım/satım adımları hakkında detaylı bilgi alabilirsiniz.
Şubat 2025
Ocak ayında Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) piyasa beklentisiyle uyumlu şekilde politika faizini %47,5’ten %45’e çekti. TCMB politika metninde aralık ayında enflasyonun ana eğiliminde gerileme olduğunu, ancak ocak ayında öngörülerle uyumlu şekilde yükseliş beklediklerini belirtti. Ocak ayında aylık enflasyon %5 ile piyasa beklentilerinin belirgin şekilde üzerinde açıklandı. Aylık fiyat artışının bu denli yüksek olmasında eğitim ve sağlık kalemleri önemli rol oynadı. Nitekim, aylık olarak hizmet fiyatları %10,3 ile manşet enflasyonun belirgin şekilde üzerinde yükseldi. Yıllık TÜFE enflasyonu aralık ayındaki %44,4’ten ocak ayında %41,2’ye indi. TÜİK’in açıkladığı resmî verilere göre mevsim etkilerinden arındırılmış göstergelerin 3 aylık ortalaması manşet enflasyonda %2,5’ten %2,8’e, çekirdek-C enflasyonunda %2,7’den %3’e ve hizmet enflasyonunda da %3,7’den %4’e yükseldi. TCMB 7 Şubat’ta yılın ilk Enflasyon Raporu’nu yayımladı. Bu rapor ile yıl sonu enflasyon tahminini %21’den %24’e yükseltti, önümüzdeki yıl sonu enflasyon tahminini ise %12’de korudu. İlk kez açıkladığı 2027 sonu enflasyon tahmini %8 olarak belirlendi. Bu yıl sonuna yönelik tahminin sürpriz şekilde yukarı yönlü güncellenmesinde gıda fiyatları, yönetilen/yönlendirilen fiyatlar ile TÜFE sepetindeki ağırlık güncellemeleri etkili oldu. 2025 sonu tahmininin güncellenmesinde ulaşım kalemlerine ilişkin fiyatlar, vergi ve harçların yeniden değerleme oranında artırılması, muayene katılım paylarının güncellenmesi etkili olsa da bu gelişmelerin 2026 sonu enflasyonunu etkilemeyeceği, ikincil etkilerinin parasal duruştaki sıkılığın korunması ile telafi edileceği raporda yer aldı. TCMB bu yılın ilk çeyreğinde enflasyonun ana eğilimindeki bozulmanın devam etmesini, ikinci çeyrekte ise ana eğilimin iyileşmesini bekliyor. Ayrıca faiz indirim sürecinin parasal gevşeme olmadığı, parasal sıkılığın korunduğu bir faiz indirim döngüsü olduğu belirtildi. Tüm bu gelişmeler birlikte değerlendirildiğinde 6 Mart’ta yapılacak bir sonraki PPK toplantısında TCMB’nin 2,5 puanlık indirim yapabileceğini değerlendiriyoruz. İlk çeyreğin ardından faiz indirimlerinin dozunu ise enflasyon görünümü belirleyebilir. Ocak ayı başında döviz yükümlülüğü olan şirketlerin 1 ay vadeli yapabildiği Kur Korumalı Mevduat (KKM) sonlandırıldı. Bu KKM’yi tüzel kişiler özellikle vade avantajı nedeniyle tercih etmeye devam edebilirlerdi, uygulamanın yürürlükten kaldırılmasını KKM’yi bitirmek için tamamlayıcı bir adım olarak görüyoruz. TCMB şubat ayı başında bankaların 1 yıla kadar TL cinsi yükümlülüklerinden yurt dışı repodan sağlanan fonlar ve bankalar mevduatı karşılığında daha fazla zorunlu karşılık tutulmasına karar verdi; düzenlemenin uzun vadeli tahvil faizi ile kısa vadeli borçlanma maliyeti arasındaki negatif getiri farkını azaltarak yabancı yatırımcı açısından TL tahvili daha cazip hale getirme ihtimali olduğunu düşünüyoruz.